Sosyal Medya

Makale

Hizb-ut Tahrir’e zulüm

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 58 Hizb-ut Tahrir üyesine verilen hapis cezalarını tasdik etti.

Kimine 3 yıl, kimine 7,5 yıl hapis…

Gerekçe?

“Terör örgütüne üye olmak.”

Tam adı Hizb-ut Tahrir El-Ä°slamî (Ä°slamî KurtuluÅŸ Partisi) olan ve hilafete dönüşü savunan söz konusu örgüt, kurulduÄŸu 1953’ten beri hiçbir ÅŸiddet olayına karışmadı.

Mücadele yöntemi olarak şiddeti tümüyle reddediyor.

Terörün yanından bile geçmiyor.

Sadece konuşuyor, anlatıyor, sözlü ve yazı propaganda yapıyor.

Bildiriler, kitaplar ve dergiler yayımlıyor, konferanslar ve mitingler düzenliyor.

Faaliyet gösterdiği onlarca ülkenin hiçbirinde bu çerçevenin dışına çıkmadı.

Hizb-ut Tahrir üyeleri Türkiye’de buna raÄŸmen 1960’lı yıllardan beri göz altına alınıyor, tutuklanıyor, hapse atılıyor.

Eski Türkiye – Yeni Türkiye fark etmiyor, hep böyle.

Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı ve Emniyet Müdürlüğü, mahkemelere öteden beri sunduÄŸu raporlarda ‘Bu örgütün ÅŸiddetle alâkası yok’ deyip duruyor ama Hizb-ut Tahrir üyeliÄŸi yine de suç sayılıyor.

Niçin ama, niçin?

Bir ara “silahsız terör örgütü” tanımı vardı kanunda; o tanıma da uymuyor bu örgüt.

FETÖ gibi, devlete adam sokmak için sınav sorularını mı çalmış?

Paralel devletçiliğe mi tevessül etmiş?

Hükümeti devirmek için sinsice tezgâhlar mı kurmuş?

Yok.

Peki hilafet propagandası yasak mı?

DeÄŸil.

İfade hürriyetine girmiyor mu bu?

Giriyor.

Öyleyse bu adamların zindanda ne işi var kardeşim?

***

“Eski Türkiye – Yeni Türkiye fark etmiyor, hep böyle” dedim…

Düzeltiyorum: Yargının Hizb-ut Tahrir’e muamelesinde Eski Türkiye ile Yeni Türkiye aynı deÄŸil.

Arada fark var, hem de çok ciddi bir fark.

1967’de Hizb-ut Tahrir üyelerine 6 ay, yöneticilerine 4 ilâ 5 yıl hapis cezası veriliyordu.

1980’de de öyle.

1991’de hapis cezası üyeler için 3 yıla çıktı.

Türkiye yenileştikçe cezalar şiddetlendi.

2006 itibarı ile üyelere 7,5 yıl, yöneticilere 15 yıl hapis!

Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nce cezaları tasdik edilen 58 kiÅŸinin bir kısmı, 2006’daki kanun deÄŸiÅŸikliÄŸinden önce mahkemelik oldukları için 3 yılla ‘yırttı’.

Diğerleri 7,5 yıl aldı.

DÄ°KKAT! Bu cezaları isteyen savcılar ve hükümleri veren hakimler, ayrıca ilgili soruÅŸturma ve kovuÅŸturmaları yürüten emniyet mensupları FETÖ’den tutuklandılar!

Komplocular içeride ama komploları hüküm sürmeye devam ediyor!

FETÖ’cü hakimlerin yazdığı gerekçeli kararlardan birindeki ÅŸu mantığın acayipliÄŸine bakar mısınız:

“Hizb-ut Tahrir, bugüne kadar herhangi bir ÅŸiddet eyleminde bulunmamış ve amacında ÅŸiddeti öngörmediÄŸi belirlenmiÅŸ ise de, amacı zaten kendi içerisinde ÅŸiddeti öngörmektedir. Rejimin demokratik yollarla halkın desteÄŸi ve sempatisini kazanarak yıkılması mümkün olmadığından mutlaka ÅŸiddete baÅŸvurması gereklidir. Bu nedenle Hizb-ut Tahrir bir terör örgütü kabul edilmiÅŸtir.” 

NeymiÅŸ, neymiÅŸ?

Şiddete başvurmuyormuş ama aslında başvurması gerekirmiş! Onun için terör örgütüymüş!

Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı’nın ÅŸu ‘çıkarsaması’ da pes dedirtecek cinsten:

“RaÅŸid-i Hilafet devletinin ihdasından sonra, Hıristiyan devletlerini cihat yolu ile kurulan hilafet devletine dâhil etmek amacıyla silahlı mücadelenin baÅŸlayacağı amaç edinilmiÅŸtir.”

***

Hizb-ut Tahrir’in illegal örgüt kabul edilip FETÖ, PKK, DHKP-C ile aynı kefeye koyulması ve mensuplarına hapsedilmesi kabul edilir ÅŸey deÄŸil.

Bu hatadan bir an evvel dönülmeli.

Akıl almaz bir zulüm bu.

kaynak: Karar

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.